Bu bildirinin konusu, ülkemizde gitgide güncelleşen ve etkisini hissettiren Avrupa insan Hakları Hukukunun Türk Anayasa yargısında ortaya çıkardığı uyumsuzluk ve çatışma sorunudur. Burada Anayasa Mahkemesi'nin siyasi parti kapatmayla ilgili kararlarının, Strasbourg Mahkemesi (AiHM) tarafından Avrupa insan Hakları Sözleşmesi'ne aykırı bulunmasıyla somutlaşan bu uyumsuzluğun dinamikleri ve muhtemel çözüm yolları üzerinde durulacaktır. Öncelikle Sözleşme'nin Türk hukukundaki yeri özetlenecek ve bu konudaki anayasal hükmün belirsizliğine dikkat çekilecektir. Daha sonra da Anayasa Mahkemesi'nin Sözleşmeyi ve Sözleşme organlarının içtihatlarını kararlarında nasıl kullandığı konusuna geçilecektir. Anayasa Mahkemesi'nin Sözleşme hükümlerini anayasallık bloku içerisinde "bağımsız ölçü norm" olarak kullanmadığı ve Strasbourg Organlarının içtihatlarını neredeyse hiç dikkate almadığı tespitine yer verilecektir.
Makeleyi Pdf olarak görüntüleyin