Şüphesiz, bilim dünyası, serbest piyasa ekonomisinin ülkeler için en yararlı ve verimli bir sistem olduğu konusunda hem fikir değil. Böylesine bir tek dillilik, zaten sosyal bilimlerin doğasına ters bir durum teşkil eder. Ama fikirlerine ister katılırız ister katılmayız, klasik iktisat anlayışına dayanan liberal düşünceyi Cavit Bey’in ortaya koymuş olduğu eserler doğrultusunda incelediğimizde, kendisinin dönemin iktisadi düşüncesinde bir zirve noktası olduğunun hakkını vermek gerekir. Cavid Bey, hem bir bilim adamı, hem de etkili bir politikacı olarak, çağının iktisat bilimini noksansız bir şekilde ülke literatürüne aktaran bu kişi, döneminde kullanılan tüm iktisadi teknikleri bizzat çalışmalarında tatbik ederek, yeni nesil akademisyenlere eşsiz bir örnek oldu.
Böylesine kaliteli bir ismin, cumhuriyet dönemi iktisadi ve mali politikalarında kullanılması yerine, haksız bir suçlama ile idam edilmiş olması da, sanırız ki bu ülkenin, kurucu ideolojisine özgü karakterinden kaynaklanan makûs talihsizliklerin de başında gelmektedir. Onun ölümünden sonra, yaklaşık yarım yüzyıl boyunca kimse liberal ekonomi düşüncesini ve iktisat bilmini onun kadar tutarlı ve ateşli bir şekilde savunmadı, belki de savunamadı. Türkiye’de liberal düşüncenin hem kamusal hem de toplumsal çevrelerde hala neden gelişemediği sorusunun bir cevabı olarak, Cavid Bey’in sisteme uymayan görüşleri nedeniyle dramatik şekilde katledilişi, çarpıcı ama bir o kadar da trajik bir örnek olarak karşımızda durmaktadır.
Yazının devamına buradan(http://www.liberalekonomi.com/liberalizm/mehmet-cavid-beyde-iktisadi-dusunce.html) ulaşabilirsiniz